Kilo veremiyorsanız sebebi ruh haliniz olabilir!

Obezite Mücadelesinde Bilinmesi Gerekenler ve Öneriler

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde erişkin nüfusun yüzde 16’sının obezite tanısı aldığını belirten Ruh Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Barış Yılbaş, obezitenin artık küresel bir salgın haline geldiğine dikkat çekti. Yapılan modellemelere göre, 2030 yılına gelindiğinde yaklaşık 1 milyar insanın obeziteyle mücadele etmesi gerekebilir.

Obezitenin biyolojik, psikolojik ve sosyal faktörlerin bir arada etkisiyle geliştiğini vurgulayan Yılbaş, bu nedenle mücadelede çok yönlü ve multidisipliner bir yaklaşım gerektiğini belirtti. Ayrıca, psikolojik boyutun da ihmali edilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Yapılan araştırmalara göre, yüksek kalorili, tuzlu, yağlı ve şekerli gıdaların beyin ödül sistemindeki dopaminerjik yapılar üzerinde uyarıcı etkisi olduğu belirlendi. Bu durum bireylerde anlık haz, gevşeme ve rahatlama sağlarken, kronik stres yaşayanlarda ise iştahın artmasına neden olabiliyor.

Teknoloji Bağımlılığı ve Obezite İlişkisi

Doç. Dr. Yılbaş, obez bireylerin toplumda damgalanmasının sosyal izolasyona ve yalnızlaşmaya neden olduğunu belirterek, toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini vurguladı. “Tıkanırcasına yeme bozukluğu”na da değinen Yılbaş, bu durumun obeziteye yol açabileceğini söyledi.

Özellikle teknoloji bağımlılığının, obezite ile kalp ve damar hastalıkları arasındaki ilişkiyi artırdığına dikkat çeken Doç. Dr. Yılbaş, çocukların aktif olabilecekleri hobiler ve sportif aktivitelere yönlendirilmesinin önemine değindi. Yemek sırasında çocukların önüne teknolojik cihazların konulmasının, yeme farkındalığını azaltabileceğini ve uzun vadede sorunlara yol açabileceğini belirtti.

Related Posts

Sağlıkta yeni dönem başlıyor; organ bağışından dijital onaya kadar birçok alanda köklü değişiklikler yapılacak

Sağlıkta yeni dönem başlıyor; organ bağışından dijital onaya kadar birçok alanda köklü değişiklikler yapılacak

‘Karpuzu peynirle tüketerek kan şekerini dengelemek mümkün’

Yaz aylarının vazgeçilmezi karpuzun sağlıklı tüketilmesi için önerilerde bulunan Diyetisyen Gökçenur Kahraman, “Yazın ferahlatıcı meyvelerinden karpuzun büyük bir kısmı sudan oluşur ancak glisemik indeksi yüksektir. Ana öğünlerden 1-2 saat sonra yanında bir avuç badem veya birkaç cevizle birlikte tüketilebilir. Karpuzun yanına beyaz peynir eklenerek kan şekeri dengesi daha iyi korunabilir. Tokluk süresi uzayabilir. Karpuzu nane, limon, yoğurt gibi malzemelerle karıştırarak sağlıklı smoothieler yapabilirsiniz. Roka, beyaz peynir, zeytinyağı ile yaz salataları hazırlayabilirsiniz” dedi.

Erken tanı ile skolyoz cerrahisiz atlatılabilir

Samsun’da görev yapan Omurga Cerrahisi Doç. Dr. Ömer Bozduman, Haziran ayının ‘Skolyoz Farkındalık Ayı’ olduğunu hatırlatarak, aileleri çocuklarında omurga eğriliği belirtilerine karşı dikkatli olmaya davet etti. Bozduman, erken teşhisin skolyoz tedavisinde cerrahi müdahale gereksinimini büyük oranda ortadan kaldırdığını vurguladı.

Çocuğum hangi sporu yapsın? Genetiğin şifresi yol haritasını çiziyor

Yapay zeka destekli genetik testler, sporcuların potansiyelini ortaya koyarak başarıya giden yolu bilimsel verilerle çiziyor. Prof. Dr. Zeynep Ocak, bu testlerin çocukların hangi spor dalında parlayabileceğini, sakatlık risklerini ve en uygun antrenman yöntemlerini belirlemede nasıl bir rehber olduğunu anlattı.

Artan polen yoğunluğu alerjik şikayetleri artırdı

Van’da son günlerde artan polen yoğunluğu nedeniyle alerjik şikayetlerin arttığı belirtildi.

Tokat’ta KKKA şüphesiyle tedavi gören bebek hayatını kaybetti

Tokat’ta Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı şüphesiyle tedavi gören 1,5 yaşındaki bebek hayatını kaybetti.