“`html

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na Kurulan Dolandırıcılık Ağı: Milyonlarca Lira Vurgun

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı üs olarak kullanan dolandırıcılar, büyük bir vurgun gerçekleştirerek milyonlarca lira elde etti. 6 Şubat depremlerinde 50 binin üzerinde vatandaşın hayatını kaybettiği trajik durumu fırsat bilen dolandırıcılar, ünlü iş insanları dahil birçok kişiyi “deprem konutları ihalelerini verecekleri” ve “hazine arazilerini tahsis edecekleri” vaadiyle kandırarak maddi kayba uğrattı.

Sahte İhale Belgeleri ile Dolandırıcılık

Sahte evraklar hazırlayarak dolandırıcılık faaliyetlerini yürüten şüpheliler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın üst katlarındaki toplantı salonlarında bu belgeleri imzalatmak için sahte personel kartları hazırladı. Dolandırıcılar, resmi belgede sahtecilik yaparak, yüksek profilli iş insanı Haluk Yiğit Yalınkaya’dan yaklaşık 3 milyon dolara ve Gaye Okulları’nın sahibi Nezir Arslan’dan ise 7 milyon liraya el koydu.

Dava Süreci Başladı

Savcılığın yürüttüğü soruşturma sonucunda, aralarında Kayseri Erciyesspor’un eski Başkanı Saffet Külahçı’nın da bulunduğu 15 sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlamasıyla iddianame hazırlandı. Bu iddianame, Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Aynı zamanda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, durumu araştırarak Ankara Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

4 Çuval Para Teslimi

İddianamede yer alan bilgilere göre, Turan Kandemir, Malatya’da örnek bir konut projesi gerçekleştirmek üzere deprem konutu yaptırmak istediğini belirtmiştir. Ankara’dan gelen bir tanıdığının aracı olarak olayın içine sürüklendiğini ifade eden Kandemir, kendisini bakanlıkta bir toplantıya yönlendiren kişilere güvenerek, 11 milyon 250 bin lira değerindeki parayı teslim etti. Ancak, dolandırıldığını fark etmesi 7 ayı buldu.

Çakar Aracın Gizemi

İzmir’den Ankara’ya çağrılan Yusuf Ateş, dolandırıcı grubu ile birlikte çakar ışıklı bir araçla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne girdi. Burada kendisini “Zafer” olarak tanıtan bir kişi tarafından yönlendirilerek belgeleri imzaladı. Paranın araçta olduğunu söyledikten sonra, dolandırıcılığın boyutu ortaya çıktı ve Ateş de dolandırıldığını anladı.

Daha Fazla Makama Yolsuzluk

Dubai’de yaşayan iş insanı Haluk Yiğit Yalınkaya’nın mağduriyeti ise bu olayda en dikkat çekici olanıydı. Türkiye’de inşaat projeleri için arazi arayan Yalınkaya, dolandırıcılarla işbirliği yapan bir kişi aracılığıyla sahte belgelerle kandırıldı. İddialara göre, 2 milyon 920 bin dolar kadar büyük bir miktar dolandırıcılara ödedikten sonra, yasal olmayan bir işlem yaptıklarını anladı.

Dolandırıcılık Yöntemleri ve Taktikleri

Başsavcılık, Bakanlık’ın kamera kayıtlarını inceleyerek dolandırıcıların yöntemlerini ortaya çıkardı. Deprem sonrası kurbanların Bakanlık girişinde karşıladığı dolandırıcılar, yüksek rütbeli yetkililer gibi davrandılar. Mersin’deki Nezir Arslan ise eski bir hakim aracılığıyla bu dolandırıcılık şemasına dâhil oldu ve 7 milyon lira kaybetti.

Ödemelerin Yöntemi

Dolandırıcılar, Arslan’dan 7 milyon lira alan dolandırıcılar, ayrıca Bakanlık hesabına da 40 bin lira gibi sahte bir harç yatırmasını sağladılar. Gerçekle yüzleştiğinde ise işlemlerin tamamen bir yalan olduğunu öğrenen Arslan, durumu yetkililere iletti.

Yusuf Ateş’in de benzer bir dolandırıcılıkla karşılaştığı ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde işlemler yaparak sahte belgeleri imzaladığı rapor edilmiştir. Mağdurların ifadeleri, dolandırıcıların nasıl organize hareket ettiğini ve ne tür yöntemler kullandığını net bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu olay, dolandırıcılık faaliyetlerinin boyutunu ve ciddiyetini gözler önüne sermektedir.

“`