Gaziantep’te 3 yıl önce belediyeden aldığı 16 koyun ve 1 koçla hayvancılığa başlayan Tuğba Aslan, aradan geçen süreçte hayvan sayısını 91’e çıkardı.
Daha önce ekmek pişiren ve evlerde temizlik yaparak ailesinin geçimini sağlayan Tuğba Aslan, 2020’de Şahinbey Belediyesinin kırsalda yaşayan vatandaşlara hayvan desteği verdiğini duyması üzerine başvuruda bulundu.
Başvurusunun kabul olmasıyla 16 koyun ve 1 koç alan Aslan, aldığı hayvanlara gözü gibi baktı. Üç yılda hayvan sayısını 91’e çıkaran Aslan, hayvanların otlatılmasından bakımına kadar her türlü işiyle kendisi ilgileniyor.
Üç çocuk annesi Tuğba Aslan, AA muhabirine, evlenmeden önce hayvancılıkla uğraştığını belirterek, “Evlendikten sonra şehre yerleştiğimiz için bir süre ara verdik. Tekrar köye dönünce eşimle ayrıldık. Kuzenimle temizlik yaptık, ekmek pişirdik.” dedi.
Belediyenin hayvancılık desteğine değinen Aslan, şunları söyledi:
“Belediyeden bir memur arkadaş geldi, ‘başkanımız, küçükbaş hayvan verecek, alır mısınız’ dedi, biz de ‘alırız’ dedik. Daha önce de bu işi yaptığımız için diğer işler daha zordu. Adımızı yazdırdık ama çıkar mı diye düşünmeye başladık. Aradılar, ‘koyunlarınız hazır gelin alın’ dediler. O an ki sevinç ve mutluluk tarif edilemez. Belediye başkanımız geldi ve bize umut verdi. Yem desteği de verdiler. Hayat çok zor, hayatımızı bu hayvanlar güzelleştirdi. Bize yaşama, hayata tutunma sevinci verdiler. Bir kadının ayakları üzerinde durup çocuklarının geçimini sağlaması çok güzel. Her şeyimiz bu koyunlara bağlı.”
“Hayvanların sütü, çocukların okul ihtiyacını gideriyor”
Hayvanlarına gözü gibi baktığını anlatan Aslan, gününü hayvanların bakımıyla ilgilenerek geçirdiğini belirtti.
Hem çocuklara hem de hayvanlara bakmanın zor olduğunu ifade eden Aslan, şöyle devam etti:
“Çocuklarımızı okutuyoruz, evimizin geçimini sağlıyoruz. Üç yılda 17 hayvanı 91’e çıkarmak çok güzel bir şey. Eşimle ayrıldık, birinin gölgesine sığınmak çok değişik bir şey, kendi ayağının üzerinde durmak daha farklı. Hayvanların sütü, çocukların okul ihtiyacını gideriyor, tüm ihtiyacımızı karşılıyor. Kadınlara, elin ayağın tutuyorsa canın bedenin sağlamsa hiç kimse kimsenin gölgesine sığınmasın diyorum. Herkes kendi ayağının üzerinde dursun. Birilerinden bir şey beklemeye gerek yok. Elin ayağın sağlamsa hayvancılıkla bile insan geçimini sağlayabiliriz. Aldığımız pahalıysa sattığımız da pahalı halimize şükredelim.”
“Bunlar da canımız gibi”
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki depremlerde yaşadıklarını anlatan Aslan, şunları kaydetti:
“Evdeyken sallamaya başladık. Çocukları aldım dışarıya çıktım sonra hayvanları dışarı çıkardım. Bunlar da canımız gibi. Çocuklarımın geleceği bu hayvanlara bağlı. Bir ben varım onlar için bir de hayvanlarımız. Malımız mülkümüz yok ama evimiz var, altın gibi 3 evladım var. Canımız sağ, Allah’tan başka hiçbir dileğimiz yok. Bu hayvanları aldığımız süreçte Allah onlardan razı olsun. Aklımızda böyle bir şey yoktu. O zaman bin lira biriktirip bir hayvan alamadık. Allah kısmet edip 17 hayvanı bize verince hayatımız değişti.”